Tam adı Ahmet bin İbrahim bin İlyas Yesevi'dir. Karahanlıların hüküm sürdüğü çağlarda Orta Asya'nın iktisadi, sosyal, siyasi ve medeni hayatında önemli bir yer tutan, Yesi şehri yakınlarında Sayram kentinde doğmuştur.[2] Babası Hace İbrahim Şeyh ve manevi babası Arslan Baba'nın vefatlerini müteakıb Buhara veSemerkant'ta Melametî-Kalenderî şeyhi olduğu iddia edilen Yusuf Hemedani'nin yanında eğitimini tamamladı.[3] Zaten Yesevi'nin Fakrname eserinde adları geçen Şakik-i Belhi, Ahmed-i Cami-i Namıki ve Kutb'ûd-Dîn Haydar gibi önemli şahsiyetlerin Melametî-Kalenderî çevrelere mensup oldukları da kaynakların verdiği bilgilerdir.[4] Hatta bu müridlerden Kutb'ûd-dîn Haydar, 12. yüzyıldan itibaren Kalenderîliğin en yaygın ve faal kolunu oluşturan Haydarîliğin kurucusudur.[5]
Anadolu'ya hiç gelmemiş olmasına rağmen Anadolu'da da tanınan ve sevilen Ahmet Yesevi, yaygın olan kanaate göre, Mevlânâ, Yunus Emre ve Hacı Bektaş-ı Veligibi Anadolu ekollerini ve Aleviliği etkilemiştir.
Ahmet Yesevi, Divan-ı Hikmet adıyla yüzyıllar sonra derlenecek olan Hikmetleri aracılığıyla Türklere İslam'ı kolaylaştırarak benimsetmiştir. Bunun için İslam inancını, Türk gelenek, inanç ve yaşam tarzı ile uygun biçimde sentezleme yolunu seçmiştir Üstelik bu yolu seçen kimi din alimleri sapkınlıkla ve dinden çıkmakla suçlanmasına rağmen Yesevi başarıyla yolunu (tarikatını) kurmuş ve geliştirebilmiştir. Eski Türk inanışlarından, adetlerinden bir kısmını İslam dininin içine dahil ederek, dinlerini yeni değiştirmiş olan Türk topluluklarına dinin özünü yani felsefi yönünü tanıtmıştır.
Türkistan Türklerinin İslam’ı kitleler halinde kabul etmeye başladığı 10. yüzyıl, Türk dünyası için tarihi bir dönüm noktası olmuştur. Bu yüzyıldan itibaren Türkler, kendilerine özgü bir İslamiyet anlayışını benimsemişler, günümüz de dahil olmak üzere, Türklerin sosyal yaşayışları da, kurdukları devletler de, ne eski Türklerinkine, ne de Araplarınkilere benzemiştir
Yesevi, Arapça ve Farsça'yı çok iyi bilmesine rağmen eserlerini Türkçede vermiştir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder